
“Ben” diye diye “biz” öldük…
Vartolu bir arkadaşım anlatmıştı. Beyaz eşyanın her eve giremediği zamanlar. Yeni görüp de sevdikleri için Portakal, Kalem falan çocuklara isim olarak koyuluyor. Köylerinin ticaretle uğraşan zenginlerinden Muro 2-3 ayda bir köy kahvesinde birden anlatmaya başlarmış: Xalo, geçen eve bir fare girdi. Aha bu kadar. Dosdoğru yeni aldığımız buzdolabının altına kaçtı. Hanım süpürgeyle vurmaya çalışırken bulaşık makinesinin altına kaçtı, hep beraber televizyon izlerken bir baktık ki … Okumaya devam et “Ben” diye diye “biz” öldük…